KURUMSAL UZUN ÖMÜRLÜLÜK
Şirketler de bireyler gibi yaşayan organizmalardır. Şirket kurucularının oluşturduğu değerler zinciri – DNA yapısı içerisinde, şirketin refahı ve sürekliliği ancak bireyler ekseninde bütünsel bir yaklaşımla oluşturabilir. Kurumsal Uzun Ömürlülük “Organizational Well Being“ canlı bir organizma olan şirketin yönetim yaklaşımı (zihin), yapısal bütünlüğü (beden) ve değerler zinciri (DNA) ekseninde; şirketin refahı ve sürekliliği için oluşturulan bütünsel ve stratejik çözümdür.
DNA – DEĞERLER ZİNCİRİ
Firmaların ve kuruluşların en büyük amacı değerler yaratmak ve bu değerleri çalışanları, müşterileri, çözüm ortakları ile devam ettirerek sürdürülebilir ve yaşayan bir organizma haline getirmektir. Kurumsal Uzun ömürlülük ancak bu yaşayan organizmanın bağışıklık sisteminin gücü ölçüsünde sağlanabilen bir olgudur.
ZİHİN – YÖNETİM YAKLAŞIMI
Maksimum Yönetimsel Performansla hedeflere ulaşmak için yapılan çalışmadır. Şirket organizasyon yapısının “Puzzle Management” kapsamında yeniden keşfini içerir. “Management” yapısının parçalar halinde değil, parçaların birbirine uyumu ve bütünleşmesi kapsamında değerlendirilir.
BEDEN – YAPISAL BÜTÜNLÜK
Gerçekleştirilen uygulamalarda departmanlar insan bedenine yerleştirilecek, departman görev ve işleyişlerini mevcut durum ve olması gereken kapsamında şirket bir beden fonksiyonları işleyişi doğrultusunda incelenecektir.
Günümüzdeki en büyük mücadele Kurumsal Uzun Ömürlülüğü ( Corporate Longevity) karlı ve sağlıklı şekilde sağlamaktır. Organizasyonlar da aynı bir insan bedeni gibi düşünüldüğünde; bir firma uzun ömürlüğü yaşayabilmek için önce DNA’sını yani kendini yeniden keşfetmelidir. Ayrıca kurumsal uzun ömürlülük şirketin bağışıklık sisteminin gücü ile doğru orantılıdır. Aynı “Aids” hastalığı gibi şirketler dış etkenler, rakipler, pazar payı kaybı, karsızlık vb. sebeplerden ( yani hastalıklar ve ya mikroplardan ) dolayı değil bağışıklık sistemlerinin çökmesi sebebiyle yok olurlar. Kurumsal Uzun ömürlülük organizasyonun ne kadar iyi olduğuna (Organizational Well-Being’e) bağlıdır. İyi olma durumu ancak sağlıklı, mutlu, canlılığımızı ve üretkenliğimizi sürdürdüğümüz bir ortamda ortaya çıkar. Şirketimizin iç ve dış dünyası arasındaki bağlantıları anlar ve bütünlüğü sağlarsak iyi olma halini yaşarız.
Ancak günümüz koşullarının bize dikte ettiği yaşan biçimi bütünden kopuk şekilde; belirli çerçeveler, görevler ve koşullar içinde yaşamamız ve analiz ederek, anlamlandıracak vakit bırakılmaması üzerine kuruludur. Bu durum bizlerin ne iç dünyamıza dönüp bakmamıza ne de iç ve dış dünyamızdaki bütünlüğü anlamamıza fırsat vermediğinden; bu bütünlüğü sağlamak hiç de kolay olmamaktadır. Yaptığımız en büyük hata ise konuya mekanik/teknik gözle bakmak, her şeyi parçalara bölerek analiz etmek ve o parçalar içinde iyileştirme yapmaya çalışarak her şeyin iyi olmasını beklemektir. Böyle bir ortamda da büyük resmi görecek vakit, ihtiyaç ve dürtü hiçbir zaman oluşamadığından yaratıcılık, inovasyon olması; çalışan bağlılığında ve organizasyonun varlığında süreklilik sağlanması en büyük mücadele konusu olur. İyi olmak (well-being) için öncelikle şirketin DNA’sını; bireylerdeki ve organizasyondaki her şeyi büyük resimde bütünlük içinde anlamak gerekir. Bu anlayış halinde ise müthiş bir farkındalık, aksiyon, performans ve iyi olma hali (well-being) ortaya çıkar. Kurumsal uzun ömürlülük bu yolla sağlanır. Bu kapsamda Live Consulting & Academy olarak şirketinizin uzun ömürlülüğü için en uygun çözümlerimizi sizin için geliştirmemiz amacıyla lütfen randevu alınız.
Bilgi Alın